24 Şubat 2013 Pazar

camekanın ardında


Dokunamadan
 
Bir camın ardından

Çocukluğunu seyreylemek…

Aramaya koyulduğun bir müzede çocukluğunu

Üçlü dörtlü beş altılı yaşlardaki bir grup çocukla…

Anılar dizi dizi geçerken gözlerinin önünden

Tatsız tuzsuz bir halet içindesindir

Masal mıydı

Bir vardı da iki mi yoktu
 
Eksik olan neydi ki bu hal çöktü üzerine...
 

Kırlara uzanıp

Gökyüzünün sonsuzluğunda

Pamuk şekerimsi  bulutların devinimlerine bakıp bakıp

Sonsuz hayaller kurmak, dolaşmak oralarda  onları avuçlamak,

Yıldızları sayıp sayıp fal tutmak

Eksik olandı galiba 
 

Ben şimdi camekanın ardındaki oyuncaklara  çocukluğuma dokunamazken

Onlar da hayallerimize çocukluğumuza dokunamamıştılar oh ya.
 

Kimi bakkalın camında takılıydı seyrederdik

Kimi kardeşinin arkadaşınındı  ve kendinindi

 Ellerdik..
 

Ellerdik topu topu üç beş plastik oyuncak.

Bir arap bebeğim eksik aralarında

Hani kara plastikten elleri kolları bacakları bedenine yapışık olan başında şemsiyesi

Yavuz abim bıçakla ayırmıştı bacaklarını birbirinden de ne çok ağlamıştım

Deli derdik ya ona bizden akıllıymış oysa taklidi aslına benzeten.
 

Nesneler  olaylar akılda takılı kalmış da

Özneleri yok asıl

Oyunun oyuncağın paydaşları akılda

Oysa hep oyuncakla oynamazdık azdı ki onlar,

Kırlar sokaklar hep bizimdi

Bizimdi hayallere yolculuklar

Nerdesiniz siz ey arkadaşlar

Nerdesiniz oyunlarımın oyuncaklarımın paydaşları?
 

Hep mutluyuz

Dizler koşuşup düşmekten yara bere içinde

Kanımızı tozla katıştırıp  ağlıyoruz

Birbirimizin yaralarını sarmalıyoruz

Ama mutluyuz ayrılamıyoruz birbirimizden

Hangi ara oyuna ara verdik de ayrı düştük

 Camekanlar girdi oyuncaklarla oyunlarımızın arasına

Ya şimdi şimdi oyun arkadaşlarım şimdi nerelerdesiniz,

Nerelerdesiniz hayallerimizin yoldaşları?
 

Şimdi camın ardında seyreylerken çocukluğunu

Bir kağıt kayığı itivermek geliyor içimden camı delip

Bir şeytan uçurtmasının ipinin ucundan tutuvermek

Çocuklar beni görmeden  usulca

Bir eriğin dalına uzanıp erik çalmak…
 

Akşam uykumuzla gelirdi

Güneş bizi beklerdi uyandığımızda oyuncaklarımız kapıda

Oynardık oynardık gün uzar gider  hiç bitmezdi

Bu sonsuzluk şimdi neden camın ardında

Neden dokunamıyoruz şimdi onlara camın ardı çok mu uzaklarda?
 

Oyuncakları bol olan bir grup çocuğu oyuncak müzesine götürdük dün

Oyuncakları görüp tanısınlar geçmişle bağ kurabilsinler diye

Çocuklar da “Bunu isterim, şunu isterim!” diye tuttururken

Tek diyebildiğimiz: “ Biz küçükken onlarla oynardık, onlar ellenmez!”oldu.
 

Ben şimdi camekanın ardındaki oyuncaklara  çocukluğuma dokunamazken

Onlar da hayallerimize çocukluğumuza dokunamamıştılar oh ya... :)))))

 

                                                                                     15.02.2013
                                                                                  Günay UZUNER
 
   Oyuncak Müzesinde  1960- 1970'li yılların Türkiye oyuncakları, Bir çoğuyla oynadım, yüzde doksanı erkek oyuncağı olmasına karşın, kızların oyuncakları ne yazık ki salt bebeklerden ibaret, ama benim elleri,kolları, bacakları bedenine yapışık Şemsiyeli Arap bebeğim içlerinde yok ne yazık   :((((
 

 

2 yorum:

  1. oyuncak müzesimi.. aa ne hoş
    evet kız çocuklarının oyuncakları sınırlı

    YanıtlaSil