oldukça derinlere atımın ardından hüznü
kazıdıkça gömmelere gene hüzün fışkırır
yok olmaz acılar arzın yedi kat dibinde de olsa
bütün humuslarıyla toprağın bastırsan da
örtülmez üzeri taşar göğüs kafesinden dışarı
yapay kalır dikiş tutmaz sevincin
beş endazelik yeşilimtrak entarisi,
Kahkahalar sırıtır riyası ayandır
göz yummalarla görmezden gelmelere
sebebe sığınmalara boştur aldanmak
gün gibi ortadadır çıplaklığıyla hüzün
okşamalık yumuşak havlı bir şal atılır
sıvazlanır ileri geri gönül almadır bahanesi
beyhudedir sırt sıvazlamalar
dökülür yüreklerden kalemlere
yerini alır silkelenene dek tozlu raflarda
bayramlar seyranlar gelir de geçer
bir çitlem çiğdemle bir çiğnem ciklet mutu ancadır
günü kovalayıp devirirsin ertesine yetmez bu da
ürkek titrekliğiyle üşümektedir
giyse de yırtıktır sevinci , yaması da sökük
trasparan kalır en abalısı sevda kumaşlarının
örümcek ağları tozları tutkallasa da
tüm çıplaklığıyla görülür hüzün
aralarsın yapraklarını kitapların
bakarsın anlarsın,
dokunursun yanarsın
27.02.1988
Günay UZUNER
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder